Bakanlık, İşlenmemiş altın ithalat kotasını değerlendirdi
Hazine ve Maliye Bakanlığı, işlenmemiş altın ithalatına Ağustos 2023’te getirilen kota uygulamasının sonuçlarını değerlendirerek, “Kota uygulamasının işlenmemiş altın ithalatını sınırlayarak cari işlemler dengesini olumlu etkilediği görülmektedir.” ifadesini kullandı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, işlenmemiş altın ithalatındaki kota tedbirlerine ilişkin bilgilendirme yapılmasının zaruri görüldüğü aktarıldı.
TÜİK verilerine göre 2022’de işlenmemiş altın ithalatının bir önceki yıla göre miktar bazında yaklaşık yüzde 200’ün üzerinde artışla 379,2 ton (20,4 milyar dolar) olduğunun anımsatıldığı açıklamada, bu miktarın, 2023’ün 7 ayında ise yaklaşık 320 ton (19,2 milyar dolar) olduğu belirtildi.
Açıklamada, Merkez Bankası tarafından yayımlanan ödemeler dengesi istatistiklerine göre, 2022’de 49,1 milyar dolar olan cari işlemler açığının 19,4 milyar dolarının (yüzde 39’u) net altın ithalatı kaynaklı olduğuna işaret edilerek, “Geçen yılın 7 ayında ise cari işlemler açığı 42,3 milyar dolar olmuş, net altın ithalatı 17,7 milyar dolar ile açığın yüzde 42’sini oluşturmuştur. Altın ithalatında yaşanan artışın cari dengeye olumsuz etkisinin azaltılması amacıyla işlenmemiş altın ithalatına yönelik tedbir alınmasına ihtiyaç duyulmuştur.” bilgisi verildi.
İşlenmemiş altın ithalatının azaltılmasına yönelik çeşitli politika tedbirleri değerlendirildiğine, hızlı ve etkili bir tedbir olarak kota uygulanmasına karar verildiğine dikkat çekilen açıklamada, kota uygulamasına 7 Ağustos 2023’ten itibaren geçildiği ve aylık kota miktarının, işlenmemiş altın ithalatının uzun dönem aylık ortalaması olan 8 tonun 1,5 katı olacak şekilde 12 ton olarak belirlendiği bildirildi.
Açıklamada, kambiyo mevzuatı uyarınca işlenmemiş altın ithalatının Bakanlıkça yetkilendirilen kıymetli madenler aracı kuruluşları aracılığıyla yapıldığı ve kotanın söz konusu şirketlerce gerçekleştirilen ithalat işlemlerinde uygulandığı belirtildi.
Kota dağılımı kural bazlı gerçekleştirildi
Kıymetli madenler aracı kuruluşu olmayan kişilerce yalnızca dahilde işleme rejimi (DİR) kapsamında işlenmemiş altın ithal edilmesinin mümkün olduğuna işaret edilen açıklamada, DİR kapsamında gerçekleştirilen işlenmemiş altın ithalatı işlemlerinin kota uygulamasının dışında tutulduğu aktarıldı.
Açıklamada, aylık kota miktarının dağılımı için belirleyici kriter olarak kıymetli madenler aracı kuruluşlarının Ocak 2022-Temmuz 2023 döneminde gerçekleştirdiği ve kota uygulaması kapsamındaki işlenmemiş altın ithalatı miktarlarının esas alındığı bildirilerek, dağılımın nesnel şekilde, kural bazlı gerçekleştirildiği ifade edildi. Ayrıca, belirtilen dönemde kota kapsamına giren işlenmemiş altın ithalatını gerçekleştirmemiş ancak kota uygulamasından sonra ithalat yapmak isteyen firmalar için bir rezerv miktarı ayrıldığı belirtildi.
Mücevher ihracatçıları için kota tahsis edildi
Kota uygulaması sürecinde kıymetli madenler aracı kuruluşu olmayan mücevher ihracatçısı firmaların hammaddeye sınırlı erişim ve uluslararası piyasalarla oluşan fiyat marjlarının yüksekliği sebebiyle sorun yaşadığının Bakanlığa iletildiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Sorunların giderilmesini teminen kotanın bir bölümü sadece mücevher ihracatçıları için bankalar üzerinden kullanılmak üzere tahsis edilmiştir. Böylelikle, mücevher ihracatçılarının söz konusu bankalara başvurarak DİR dışında gerçekleştirdikleri ihracat işlemlerini tevsik etmek suretiyle, yaptıkları ihracatın miktarına uygun şekilde işlenmemiş altın satın alabilmelerine imkan sağlanmıştır. Takip eden dönemde sektörle gerçekleştirilen toplantılarda dile getirilen hususlar, Bakanlığımıza intikal eden talepler ve geri bildirimler sonucunda, uluslararası piyasalarla oluşan fiyat marjlarının azaltılması ve uygulamanın etkinliğinin artırılabilmesi için kota dağılımında kıymetli madenler aracı kuruluşlarının payı azaltılarak mücevher ihracatçılarına satış için tahsis edilen kota artırılmış, ayrıca üretici ve ihracatçıların hammadde ihtiyacının daha geniş kapsamda karşılanabilmesini teminen Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kuyum işletmelerine satılmak üzere iki kamu bankasına kotanın bir bölümü tahsis edilmiştir.”
Açıklamada, mevcut aylık 12 tonluk işlenmemiş altın ithalatı kotasının dağılımına da yer verilerek, “Yaklaşık yüzde 25’i mücevher ihracatçılarına satış için yüzde 38’i kuyum işletmelerine satış için yüzde 33’ü 2022 ve 2023 yıllarında kota uygulaması kapsamına giren işlenmemiş altın ithalatı gerçekleştirmiş kıymetli madenler aracı kuruluşları için yüzde 4’ü ise Ocak 2022-Temmuz 2023 döneminde ithalat işlemi gerçekleştirmemiş ancak uygulama sonrasında ithalat yapmak isteyen kıymetli madenler aracı kuruluşları için rezerv olarak tahsis edilerek uygulanmaktadır.” ifadesi kullanıldı.
İşlenmemiş altın ithalatı geriledi
TÜİK verilerine göre, uygulamaya başlanan Ağustos 2023’ten yıl sonuna kadar işlenmemiş altın ithalatının bir önceki yılın aynı dönemine göre 3,2 milyar dolar düşüşle 10,3 milyar dolar, miktar bazında yüzde 32,7 azalışla 169,6 ton olduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu değerlendirme yapıldı:
“2024 yılının ilk iki ayında ise işlenmemiş altın ithalatı bir önceki yılın aynı dönemine göre 6,8 milyar dolar düşüşle 2,1 milyar dolar gerçekleşmiştir. Bu dönemde işlenmemiş altın ithalatı miktar bazında yüzde 77,9 düşüşle 33,1 tona gerilemiştir. Şubat itibarıyla 12 aylık birikimli cari açık 31,8 milyar dolar seviyesindedir. Önümüzdeki dönemde cari dengede iyileşmenin sürmesi beklenirken, altın dengesinin de bu görünüme olumlu katkı vermeye devam edeceği değerlendirilmektedir. Bu çerçevede, kota uygulamasının işlenmemiş altın ithalatını sınırlayarak cari işlemler dengesini olumlu etkilediği görülmektedir.”
Açıklamada, Bakanlık tarafından kota uygulamasının yakından izleneceği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
“Sektörün ve vatandaşların yaşadığı sorunların en aza indirilmesini teminen kıymetli madenler aracı kuruluşlarının, mücevher ihracatçılarının ve kuyum işletmelerinin ihtiyaçlarının karşılanması, piyasada oluşan fiyat marjlarının azaltılmasına yönelik kota tahsisatları arasında aktarımlar yapılmaktadır. Nitekim bahse konu uygulamalar sonrasında sektörün hammaddeye erişimi artmış ve fiyat marjlarının azaldığı gözlemlenmiştir. Bakanlığımızca önümüzdeki dönemde de sektörün hammadde ihtiyacı ile ihracat ve döviz kazandırıcı faaliyette bulunan sektör aktörlerinin işlenmemiş altına erişimlerinin artırılması önceliklendirilerek, uygulamanın yakından izlenmesine ve gerekli tedbirlerin ivedilikle alınmasına devam edilecektir.”